Ketojenik beslenme protein ağırlıklı beslenmeymiş gibi bilinse de enerjinin çoğunluğunun sağlıklı yağlardan alındığı bir beslenme protokolüdür. Günlük alınan karbonhidrat miktarı 40-60g arasına indirilerek enerjinin keton cisimlerinden elde edildiği ‘ketosis’ haline girilir. Ketosis haline girmek yaklaşık olarak üç gün alır. Üçüncü günün sonunda ağız ve idrarda aseton benzeri koku değişiklikleri, ağızda kuruluk gibi belirtiler gözlemleyebilirsiniz. Yağ yakımıda bu üç günden sonra başlayacaktır. MCT dediğimiz orta zincirli yağ asitlerinin sık kullanılmasıyla ketosise girmek kolaylaşır. Biz de YummyFit olarak özellikle ilk 3 gün menülerimizde bu yağ asitlerine sıklıkla yer verdik. (Hindistan cevizi, kakao,süt,..)Ketojenik diyet Akdeniz tipi beslenme diyetlerinden farklıdır. Çünkü normalde yapacağınız küçük kaçakları dengeleme şansımız olurken, burada alacağınız fazladan 5 gram karbonhidrat sizi ketosisten çıkartabilir ve süreci başa sarabilir. Bu açıdan diğer diyetlere göre çok daha sıkı bir beslenme şeklidir ve bir yasaklar listesi gerektirir.
Listede yazanların haricinde herhangi bir karbonhidrat alımı sizin ketosise girmenizi zorlaştırır ya da halihazırda girdiyseniz çıkmanıza sebep olabilir. Dolayısıyla bu süreçte şeker, un, pirinç, patates, bulgur, makarna, her türlü tatlı, bütün paketli yiyecekler, pancar ,kereviz gibi kök sebzeler, bezelye ,asitli içecekler, kremalı, şekerli içecekler ve alkolden kesinlikle uzak durulmalıdır.
Serbest grup yeşil yapraklı sebzeler, çay, kahve, maden suyu ve salatalıktır. Sıfır kalorili tatlandırıcılı içecekler ketojenik diyette yer alabilir ama önerilmez. Proteinin fazlası da vücutta glikojen olarak depo edileceğinden, fazla protein tüketmek de diyetinizin verimini düşürecektir.
Başlangıçta beslenmenizde değişikliğe gittiğiniz için tuvalet ritmini değişebilir. Lif alımı göreceli olarak daha düşük olduğu için su tüketiminiz bu diyette ekstra önemlidir. Lütfen günde 2-3 litre arasında su tüketmeyi ihmal etmeyiniz.